Az önce bir fotoğraf geçti elime demek isterdim de artık her şey dijital. Sadece bakıp geçiyoruz. Öpmek, koklamak sanki milattan önce kalmış gibi.Zaten sevdalar da aşklar da öyle ya, kıymetini bilen ne kadar az. Bir fotoğraf gördüm ve bir kaç satır bir şeyler karalamak şart oldu bana.
Gülen mutlu insanlar gördüm, benim yandığım zamanlarda. Şimdi sorsan olmayacak yerlerde gözleri beni aramıştır da işte eminim o an aklına gelmemişimdir. Neye üzüleceğime şaşırdım gerçekten. Boşuna yandığıma mı, kendim sevip, kendim ağladığıma mı?
Bir taraftan da iyi gelmiyor değil bu tür şeyler. Bak diyorum zamanında sen yanarken nasıl gülüyormuş; yandığın, kandığın, ağladığın. Değmez diyorum kimse için değmez. Bu hayatta asla yerine koyamayacağımız insanlar dışında yanmaya değmez.
Çok ergence gelebilir belki, çünkü ta ergenlik dönemlerimden beri hafızama kazılı bir cümle bu. ‘ HAYATTA HİÇ KİMSE İÇİN AĞLAMAYA DEĞMEZ. OLURDA BİR GÜN AĞLAMAK MECBURİYETİNDE KALIRSAN, BAŞINI DİK TUT Kİ GÖZYAŞLARIN AĞLADIĞIN KİŞİ KADAR ALÇALMASIN’
Nereden mi çıktı bu cümle inanın bilmiyorum. Daha önceki yazımda belirtmiştim aslında yazmaya ara veriyorum. Çünkü bu işi gerçekten beceremiyorum. En azından bu ara saçmalıyorum.
Ama normal zamanda yazılarımı okumaya tenezzül etmeyen biride bu ara ısrarla yazmamı istiyor. Bu yazıda, (içeriği ona uymasa da çünkü o ona verdiğim değeri fazlasıyla hak ediyor) yazının şarkı tavsiyesi de ona gitsin.
Beni hiç yalnız bırakmayan PRENSES daha güzellerini de hak ediyor da…
Bu yazının şarkı tavsiyesi : PAU : UYKU….
VE BUDA BENİM İÇİN PAU : VERYANSIN
Bu kaçıncı gece, O senden gidince,
Gözleri kanlı sahil, Anlamaz aşktan cahil,
Yıllarca yalvarsan dahil.
Uykun gelmiyor diye, Gözlerini suçlama,
Belki de beklediğin uykun değildir, Kimsenin suçu yok bu senin hatândır,
Sana yanlış yapan kalbinde yatandır.
AHMET KARADAYI
0 Comments