Doğum Günü Yazısı
Yine ömürden koskoca bir sayfa gitti. Koskoca bir sene. Kaç yaşına girdiniz diye sormayın. Pastanın üstüne mum diksem sığdıramayacak kadar çok yaşa. Şöyle dönüp de bakıyorum da geriye, o geçen koskoca senelerden sadece anlar ve anılar kalmış geriye. Nedense insan kaç yaşında olursa olsun hep çocukluğu kalıyor aklının bir köşesinde. Aklında da gönlünde de hep orası kalıyor. Çocukluğunu arıyor insan, kaç yaşında olursa olsun çocukluğunu arıyor. İnsan büyüdükçe mutluluğu azalıyor. Yaşıyla ters orantılı biri arttıkça diğeri azalıyor. İnsanın en güzel yılları çocukluğunda kalıyor ve insan her yaş aldığında o günlerden biraz daha uzak kalıyor. Uzak kaldıkça özlemi daha da artıyor, geride bıraktığı koca koca yıllardan izler taşıyor. İnsan vücudunda görünenlerden çok, görünmeyen yaraları var. Her yara bir insana ait, hem de en çok sevdiği insanlara. Hani bir söz var ya‘benim hiç yabancı düşmanım olmadı’ diye benim de hiç yabancı yaralayanım, sevmediğim katilim olmadı.
Hepsine dostum demişliğim, kardeşim demişliğim, canım demişliğim, istese canımı vereceğim olmuştur.
Yalaka değilseniz, menfaatçi değilseniz, köprüye geçene kadar ayıya dayı diyenlerden değilseniz, cebinizdeki paraya göre karakteriniz değişmiyorsa, seveniniz de çok az oluyor. Genelde kendinizden başka kimse sevmiyor. Bu arada cebindeki paraya göre konuşan adamlar için bir cümle düşelim. Cebindeki paraya göre konuşan adamların, cebindeki parayı alınca adamlığı da kalmaz.
Ben hayatımdaki her insandan iyi ya da kötü bir şey öğrenmeye çalıştım. Herkes bana bir şey kattı, iyi ya da kötü. Bana bir şey katmayan insanlardan, kitaplardan, filmlerden uzak durdum. Ben de birçok insana çok ama çok şeyler kattım ama hayatımdan çekip gittikleri zaman onlar için kattığım şeyleri de bir kenara atıp öyle gittiler.
Ben kimine göre kendini beğenmiş, kimine göre şımarık, kimine göre ukala, çoğu insana göre asabi, bazılarına göre tehlikeli, kimilerine göre etrafımdakiler tarafımdan gereksiz yere abartılıp arşa çıkarılmış bir insanım. Hep diyorum ya, ben insanların aynasıyım. Kim neyse ben de onu görüyor. Ama en çok kendini beğenmiş kısmını beğeniyorum. Bunu kabul ediyorum yoksa kim doğum gününde kendi kendine yazı yazar ki? Ben uzun zamandan beri başkalarından değer beklemeyi, değer görmeyi bıraktım. Böyle olunca da daha az hayal kırıkları, daha az mutsuzluklar yaşıyor oldum. Başkalarından gelmeyeceğine göre kendi işimi kendim yapıp, kendimi, kendim anlatıyorum.
Yıllar yıllar önce yazmıştım, Ukalalık insanlardan korunma sanatıdır diye.
1 Nisan Şakası
Bugün benim doğum günüm 01.04. yılını boşverin. Şaka gibi bir günün hiçte şaka olmayan hayatından selam olsun okuyanlara.
YAZAMAYAN : AHMET KARADAYI
Bu yazının şarkı tavsiyesi
UĞUR IŞILAK : VAY AKLIMA
Doğum günün kutlu olsun rabbim yeni yaşında sana sağlık mutluluk huzur nasip eylesin inşallah? iyi ki doğdun ?
amin inşallah teşekkür ederim
Rica ederim ?