Gün Seninle Başlıyor, Gerçekten Farkında mısın?
Sabah uyandığımda her zamanki gibi telefonuma baktım, bir durum çarptı gözüme. Şaşırdım, çünkü böyle bir durum beklemiyordum. Kimden geldiğini merak ediyor gibisin onu sadece bu yazıyı okuyan kendini bilebilir, mesajın anlamı beni derin bir şekilde etkiledi ve şöyle diyordu:
“Hadi uyan, bak sen uyurken hayat kaçıyor. Hem biliyor musun, gün diye bir şey var; sen uyanmadan başlamıyor.”
İlk anda gülümsedim. Sadece birkaç cümle, ama içindeki anlam o kadar güçlüydü ki durup düşünmeden edemedim. Ne kadar sık hayatın hızına kapılıyoruz, değil mi? Günler geçiyor, bazen uyanıyoruz ama gerçekten “uyanmak” ne demek, bunu sorgulamıyoruz. Sanki uyumaya devam ediyoruz hayata karşı. İşte bu birkaç cümle, bana hayatın özünü bir kez daha hatırlattı.
Bu mesajın bir anlamı vardı: her şey bizimle başlıyor. Gün dediğimiz şey, aslında bizim nasıl başladığımızla şekilleniyor. Eğer harekete geçmezsek, hayallerimizi kovalayamazsak, zaman akıp gidiyor ve biz sadece seyirci kalıyoruz.
Belki de bu durumu yapan kişi tam olarak neye ihtiyacımın olduğunu bilmiyordu. Ama doğru zamanda ulaştı. Kendime şu soruyu sordum: “Bugün senin günün, bunu nasıl değerlendireceksin?”
Hemen telefona sarıldım ve o numarayı çevirdim. Çalan her zil sesiyle birlikte heyecanım artıyordu. Telefonun ucundan nazik ama uykulu bir ses tonuyla:
“Alo?”
O an konuşmaya nasıl başlayacağımı bilemedim. Bir an duraksadım, sonra kendimi toparlayarak:
“Sana da Günaydın,” dedim. Sonrasında o güne tekrar yeniden uyandığımı hissettim.
0 Comments