Bu yazıyı okumaya başlamadan, eğer okumadıysanız AŞK TOHUMU -1 okuyun
‘’Herkesin ağzında o iki kelime ‘’SENİ SEVİYORUM’’. İstemiyorum kimse sevmesin beni yâda seviyorum demesin. Bıktım artık, sahtelerden, sahteliklerden. Bir ben kalmak istiyorum, yanımda gölgem. Bazen o bile sıkıyor beni. Şimdi sus! Sakın deme SENİ SEVİYORUM, çünkü İNANMIYORUM. Sende canımı yakma.’’
Bu söz genelde çok canımızı yakan bir ilişki sonrası başlanan ilişkilerde söylenir. Aradan geçen zaman ne kadar olursa olsun korkarız hepimiz. Doğru kişide olsa karşımızdaki, güvenemeyiz bir türlü. Aşk çok tuhaf bir duygu , tam inanmıyorum dediğinde seni bulan, istesen de kaçamadığın bir girdap. Kim söylemiş bilmiyorum ama çok güzel bir tanım var aşk için. ‘’ AŞKI ARAYIP BULAMAZSIN, O SENİ BULDUĞUNDA DA SAKLANIP KAÇAMAZSIN. BU YÜZDEN AŞKI KİM ANLAMIŞ Kİ SEN ANLAYACAKSIN’’
Unutmak istedikçe hatırlarsın, sürekli kendinle savaş halinde olursun. Çırpınırsın, batarsın. Keşke onun kalbinde batsan, tam tersi o senin kalbine saplanır, dibe yerleşir, sende olmazsın. İşin en garibi bunların hiç birini o bilmez bile, bilse de umursamaz. Çünkü o aynı duyguları başkasına hisseder, onun hissettiğide başkasına.
Aynı yumurta ikizleri olur da birinin canı yansa diğeri de hisseder ya, işte aşık olanda böyledir. Aşık olduğu kişi hastayken, sıkıntıdayken onun dertlerinin ondan alınıp kendisine verilmesi için hepimiz dua etmedik mi?
Onun canı yanmasında bizim yansın, yeter ki daha iyi olsun diye uğraşmadık mı? O mutlu olsun diye biz mutsuzluğu seçmedik mi? Çocuğu olanlar bilir, bebekken o uyurken nefes alışını bile kontrol ederiz. Öyle severiz ki belli bir zaman sonra sevmenin önüne geçer kaybetme korkusu.
Bunları yapmak koymaz da adama, karşılığı gelmiyorsa karşılığı derken sadece değer görmek, değerli olmak. Karşılığı gelmediği gibi oynuyorsa, işte kıyamet, daha doğrusu ‘’ Aşk-ı Kıyamet’’ bu olması gerek.
‘’ AŞK BU DÜNYADA CENNETİ YAŞAMA HALİ, O BU DÜNYADAKİ CENNET ŞUBESİ’’
AHMET KARADAYI
0 Comments