Bekliyorum hala gelmedin gitti. Öleceğimi bildiğim kadar eminim geleceğine. Ne zaman öleceğimi bilmediğim gibi belirsiz ne vakit geleceğin. Vuslatımız ne zaman kim bilir. Telefonlarım da senden bir iz yok. Sosyal medya hesapları desen iftarı bekleyen oruçlu misali sana aç. Bir nokta, bir işaret, bir ses inan senden gelecek tek nefese bile muhtaç. İnanmazsın ama yaşadığın şehirle ilgili bir fotoğraf, video görsem seni arıyorum kalabalıkların içinde. En yakından başlıyorum bakmaya taaa uzaklarda da bulamayıncaya kadar. Ne kadar salakça değil mi? Hala sende bakıyor musun, profilime. Toki konutlarına temel atacak kadar vakit geçiriyor musun hesaplarımda? Özlediysen bak çekinme. Özleyene her şey hak, özlemek kadar büyük dert ki az bulunur bu dünyada.
Ara ara bakıyorum eski evine, evimize diyemiyorum bak yine. Evimize diyecek hal bırakmadın geride. O muhteşem manzaralı balkonunda saçını toplamış bir kadın, yola sırtı dönük. Bir an nefesim kesildi, sen sandım. Kendi kendimi telkinler, o değil diyorum o değil. Varken bir kez bakmadığım yerlerde hayalinle dağılıyorum. Bunları sana neden anlatıyorum değil mi? Ne kadar aptal olduğunu yüzüne vurmak için, ne kaybettiğini gör diye ve nasıl sevildiğini asla unutma diye. Dahası HALA NASIL BÖYLE SEVİLİYORSUN GÖR DİYE.
Bu kadar sevildiğini bilsen gider miydin acaba. Giderdin tabi ki de. Sen ben çok sevdiğim için gelmeyeceksin ki bana. Kimse benim gibi sevemedi diye geleceksin. Kimsede böyle olamadığın için döneceksin hiç çıkartamadığım kalbime. Taş bile yerinde ağırdır bilmez misin sen. Senin taş kalbine kim eker benden başka sevda tohumunu.
Bunu okurken ne saçmalamış yine bu diyeceksin belki de. Sen bile farkında değilsin ki şuan ne olacak ne bitecek. Belki az az gözlerin açılmaya başlamıştır. İnsan en çok arzuladığı şeye ulaştığında, gerçekten aradığı şeyin o olmadığını fark ettiğinde başlar sancıları. Sana hiç mi söylemediler, daha önce deneyip olmayan elbiseyi ısrarla denenmez diye. Şimdi diyeceksin ki sen niye deniyorsun. Zaten de sorun bu değil mi? Biz öyle bir olmuştuk ki, bizden sonra hiçbir şey tam olmayacak işte.
Sen ne dersen de, kendini nasıl kandırırsan kandır, biz tam olmuştuk birbirimize. Ve hep eksik olacağız başka bedenlerde.
Bir gün geleceksin biliyorum da kollarıma mı sarılacaksın, yoksa mezar taşıma mı?
Basılamayan Kitaplar Kategorisi için TIKLAYINIZ
0 Comments