SORAN YOK BİLEN YOK
Bugün benim doğum günüm. Kaç oldun diye sormayın çok oldum. Kimse bana yazı yazmayınca iş başa düştü, kendime yazayım bari dedim. Şaka şaka, kimseden beklentimiz olmadı şükür. Karalama defterine yazar gibi yazıyorum, değiştirmesiz, silmesiz. Kısa kısa. Hala doğum günlerinde ulaşılmaz olmak istememi kimse anlamış değil. Bende tam anlamış değilim aslında da neyse. Kimseden bir şey beklemediğimin, kimseye tamah etmediğimin bir göstergesi sanırım. Doğum günlerini çoğu insan yalnız geçirmek istemez, bende de tam tersi.
Şöyle bakıyorum da arkama, kimler kimlerle yola çıkmıştım da, kimse kalmadı o geçmişten bugüne. Nelere değişmediler ki, keşke değiştiklerine değen bir hayat yaşasalardı. 2 şişe biraya mı satılmadık, sülalesini satsan 3 kuruş etmeyeceklere mi değişilmedik. Yorgunum çok yoruldum. Geride bıraktığım yol çok yordu beni. İster özel hayat yordu deyin isterseniz iş hayatı, kısaca insanlar çok yordu beni. İnsan dediysem keza sözün gelişi. Ne yazayım yani bu doğum günü yazıma, insan görünümlü yaratıklar mı?
Şaka gibi bir günde doğmanın şakasını çok yaptı bana hayat. Yorgunum dedim ama bakın dimdik ayaktayım. Sadece bir çok filozofun da bir şekilde belirttiği gibi zeki olmanın mutsuzluğu var üzerimde. Zeki insanlar neden mi mutsuz olur? Çevrelerindeki samimiyetsizlikleri, sahtelikleri hemen hissederler çünkü.
Ernst Hemingway “Zeki insanların mutlu olduğuna pek rastlanmaz” diyor.
Zeki olmanın belki de en önemli dezavantajıdır, çok düşünmek.
Ben bir kere yanıldım o da ben bu yaşımı görmem demiştim, gördüm. Şimdiden sonra ne kadar yol kaldı Allah bilir. Bildiğim geldiğim yol kadar kalmadığı. En çok kırmaktan çekindim bu hayatta. Kimse bilmesede hak yememeye çalıştım. Ne kadar zekiyim bilmem ama vicdanlı olmak ve vicdanlı kalmak için çok çalıştım. Hani bir söz var; KIRAN OLMAKTANSA KIRILMAYI TERCİH ETTİM.
Seneye ne olur, ben olurmuyum, olursam yazar mıyım bilmem? Ama olur da yine bilmeden incittiğim varsa hakkınızı helal edin.
EYVALLAH.
ÇUKURDA ÇALAN ŞARKI SORAN YOK BİLEN YOK
Yoruldum, yorgunum dert dinlemekten Sızlayan günüme gün eklemekten Sabır kapısına gidip gelmekten Soran yok bilen yok ben ne haldeyim. Düştüm bir çukura halim hal değil Dünüm elden gitti, bugünüm sefil Dermanın yok ise dostum önümden çekil Soran yok bilen yok ben ne haldeyim. Bir türlü kendime varmadı yolum Tükendi nefesim yoruldu ruhum Sırtımdan kendimi atsam diyorum Soran yok bilen yok ben ne haldeyim. Düştüm bir çukura halim hal değil Dünüm elden gitti, bugünüm sefil Dermanın yok ise dostum önümden çekil Soran yok bilen yok ben ne haldeyim.
Yazının şarkı tavsiyesi: MAZLUM ÇİMEN : SORAN YOK BİLEN YOK
YAZAMAYAN : AHMET KARADAYI
Sorsalarda bilselerde anlayamazlar . Anladiklarini zannetselerde sana yetmez
Bazılarına dünyayı versen yetmez bazıları da tam tersi. Beni herkes anladı. Kimi yanımdayken kimileri de artık kazık yemekten oturamayacak hale gelince. Ama hayatıma değen herkes anladı ve anlayacak